GenelHaberlerSuriye

Suriye cumhurbaşkanı Beşşar Esad’ın 6 Ocak 2013 Konuşması

Cumhurbaşkanı Beşşar el-Esad bugün Şam’daki Opera Merkezinde Suriye ve tüm bölgenin gündemini ele alan bir konuşma yaptı.

Konuşmasında Cumhurbaşkanı el-Esad; tüm bu acının kara bir bulut gibi vatanın üstünde dolaşması halince tüm önemiyle vicdani durumun tek başına sevdiklerimizi kaybetme acısını telafi etme, vatan güvenliğini sağlama ve her yerinde vatandaşların ihtiyaçlarını sağlamak için yeterli olmadığını belirtti.

Bu Enerji Kapsamlı Ulusal Bir Hareketliliğe Dönüştürülmelidir

El-Esad; umudun acının rahminden doğması ve en önemli çözümlerin çilenin derinliğinden çıkması gerektiğini ifade ederek, gökyüzündeki karabulutun güneş ışığını kapatabileceğini, fakat bulutların yağmur, umut ve verimlilik taşıdığına dikkat çekti.

Acı, hüzün, kararlılık ve meydan okumadaki tüm bu duygu ve hislerin muazzam bir güce sahip enerjiden ibaret olduğuna işaret eden el-Esad; fakat bu enerjinin Suriye’yi maruz kaldığı eşi benzeri görülmemiş bu krizden kurtarabilmesi için kapsamlı ulusal bir hareketliliğe dönüştürülmesi gereğinin altını çizdi.

Cumhurbaşkanı el-Esad; böyle bir hareketliliğin Suriye toplumunun yaşadığı acı ve yaralar için yegane merhem olduğuna işaret ederek, Suriye coğrafyasını korumakla birlikte siyasi, stratejik, sosyal, kültürel ve ahlaki olarak Suriye’yi daha güçlü bir konuma getirecek olanın sadece Suriye toplumu olduğunun altını çizdi.

Vatanı savunmanın her vatandaşın sorumluluğu olduğunu ifade eden el-Esad; herkesin basit yada sınırlı olsa bile bir şeyler yapabileceğini belirtirken vatanı hep birlikte savunacağımızı söyledi. El-Esad; vatanın bir düşünceyle, bir tutumla, halkın mülklerini korumakla yapılanmaya katkı sağlamakla savunulabileceğine vurgu yaparak, vatanın bu süreç içinde tamamıyla tüm bileşenleri, kurumları, altyapısı, ekonomisi, toplumu ve her şeyiyle hırçın bir savaşa maruz kaldığına dikkat çekti.

Pusulayı Doğru Yöne Yönlendirmek Herkesin Sorumluluğudur

Cumhurbaşkanı el-Esad; bilinçli her vatandaşın bugün olumsuz bir tutum takınma yada sorunu çözmek için zamanı veya başkalarını beklemenin hiç bir sorunu çözmeyeceğini idrak etmiş olduğuna işaret etti. El-Esad, böyle bir şeyin vatanı uçuruma sürükleme anlamına geldiğine vurgu yaparak, çözümlere katkı sağlamamanın vatanı geriye götürme anlamı taşıdığını belirtti.

Bu süreç içinde pusulayı doğru yöne yönlendirmenin herkesin sorumluluğu olduğunu belirten el-Esad; çatışmanın temelde vatan ve düşmanları, halk ve suçlu katiller,vatandaş ve ekmeyi arasında olduğunun altını çizdi.

Çatışmanın Temeli Vatan ve Düşmanları Arasındadır

Düşmanların vatanımızda nur ve aydınlığı yok etmek için sivil ve masumları öldürdüklerine işaret eden El-Esad; cahilliklerini mantığa dayatmaları için yetenek, deneyim ve uzmanlık sahiplerine suikast düzenlediklerini söyledi. El-Esad; halkın yaşamını ve ihtiyaçlarını engellemek için halkın parasıyla yapılandırılan altyapıyı yıkıp yağmaladıklarına dikkat çekerek, ülkenin geleceğini sabote etmekle birlikte cahilliklerini ifade etmek için öğrencileri okullarından menettiklerine, komünikasyon ve elektrik şebekelerini kestiklerini, yakıt sektörünü baltaladıklarına vurgu yaptı.

Yaşlıları, çocukları ve herkesi ilaç ve ısınma yakıtından mahrum ettiklerine işaret eden el-Esad tüm bunların vahşetlerini ve karanlık mantıklarını yansıttığını söyledi.

Cumhurbaşkanı el-Esad; çalma, yağmalama ve gasp eylemleri konusunda ise tüm bunların buğday silolarına yönelik saldırıları, un ve ekmeyi çalmalarıyla tecelli ettiğini söyledi. Tüm bunların sandalye çatışması mı yoksa vatan ile düşmanı arasında bir çatışma olduğunu sorgulayan el-Esad; bunun yönetim için bir savaş mı yoksa Suriye’yi yıkıp parçalamak için katil teröristlere anahtarı vermeyen halktan intikam mı olduğuna dikkat çekti.

Baştan Beri ‘Devrim’ Değildi

Cumhurbaşkanı el-Esad; ‘’Başlangıçta ‘devrim’ diye iddia ettiler ancak halk onlara karşı geldi ve bu ‘devrimlerinden’ mahrum etti.. Gizliden mal, medya ve silahla empoze etmeye çalıştılar.. başarısız olduklarında ikinci aşamaya geçtiler ‘barışçıl’ maskeyi düşürerek başlangıçtan beri gizliden kullandıkları silahları ortaya çıkarıp alenen taşımaya başladılar. Daha sonra başka illere kurtlar gibi saldırmak için kentleri işgal girişimine koyuldular.. Vahşice vurdular, her vurduklarında da direnişi ve bilinciyle büyük halk onların gerçeğini ve yalanlarını su yüzüne çıkarıyordu.. her nerede olursa olsun terörü yaymak için halktan intikam alma kararı aldılar’’ dedi.

Cumhurbaşkanı el-Esad: ‘’Tekfirciler çeteleri ön safta bırakarak, patlama eylemleri ve toplu katliamlar kanalıyla arka saflarda destekleyici olarak çalışıyorlardı. Ordu ve halk ölümleri ve katliamlarına el ele karşı koyduğunda çöküşe yaklaşıyorlardı, işte o zaman tekfirciler çaresiz kaldıklarında savaşta ön cepheye taşınarak kan, öldürme ve cesetleri parçalama tahtasını teslim aldılar’’ diye vurguladı.

Tekfirciliği Düşünce ve Fert Olarak Dışardan İthal Ettiler

Tekfirci düşüncenin Suriye’ye yabancı olması nedeniyle bunun fert ve düşünce olarak dışarıdan ithal edildiğine işaret eden el-Esad; denklemin burada tersine döndüğünü söyledi. El-Esad; tekfircilerin, teröristlerin ve Kaide örgütü elemanlarının kendilerini ‘cihatçılar’ olarak adlandırarak dünyanın her yerinden Suriye’ye geldiklerini ve meydanda terör eylemlerini yönettiklerini belirtti. Silahlıların ise başarısızlıklarından sonra kaçırma, yağmalama, gasp ve sabotaj eylemleriyle yardımcı olmak için arka saflara taşındıklarını vurgulayan el-Esad, bu silahlıların en iyi durumda öldürme, kesme ve cesetleri parçalama mantığından başka bir şey bilmeyen katil tekfircilere muhbir ve casus olduklarını ekledi.

Cumhurbaşkanı el-Esad; Suriye’deki krizin sadece iç meselelerden ibaret olmadığını ve başka boyutlarının bulunduğunu belirtti. Yurtiçinde olanların görmek isteyen herkes için netlik kazanmış olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı el-Esad; bölgesel düzeyde Suriye’yi parçalamak isteyenlerin bulunduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı el-Esad; Bazılarının ise Suriye’yi zayıflatmak istediklerine işaret ederken, tüm bunların arasında suçlulara silah ve finans temin edenlerin bulunduğunu, bazılarının da destek ve eğitim sağladıklarını belirtti.

Suriye Bazı Devletlerin Düşmanlığını Unutmayacak

Bazı ülkelerin düşmanlık ve işgal üzerine kurulu olduklarına işaret eden Cumhurbaşkanı el-Esad; dolaysısıyla bu devletlerin tutumlarının garip olmadığını söyledi. Cumhurbaşkanı el-Esad; Suriye ve halkına katı davranan komşu ülkelerin de bulunduğunu ifade ederek, bu komşuların Suriye ve halkını zayıflatmakla birlikte hegemonyası altına almayı istediklerini belirtti. Bazı ülkelerin ise tarihte sahip olmadıkları bir konum arayışında olduklarını ifade eden el-Esad; bu ülkelerin söz konusu emellerine ulaşmak için tam olarak Suriye genel olarak da Arap halkının masum kanlarını kullandıklarını ekledi. Cumhurbaşkanı el-Esad; fakat her şeye rağmen Suriye ve halkının tüm bunlardan daha katı ve daha güçlü olduğunu vurgularken; Suriye ve halkının bu ülkelere tüm bunları unutmayacağı vaadinde bulunduğunu söyledi.

Eskiden olduğu gibi şimdide vesayet ve boyun eğmeyi kabul etmeyen Suriye’nin bağımsız ve egemen olarak kalacağını belirten Cumhurbaşkanı el-Esad, bu durumun Batıyı şimdide olduğu gibi rahatsız ediyordu, bu yüzden Suriye’yi bölgenin siyasi denkleminden çıkarmak, bu rahatsız edici düğümden kurtulmak, direniş ideolojisini vurmak ve aynı bizim etrafımızdaki çokları gibi bağımlıya dönüştürmek için iç olayları kullanmak istediler lakin, uluslararası toplum sadece Batıdan ibaret değildir öyle ki başta Rusya, Çin’le beraber BRİCS ülkeleri ve dünyanın diğer bir çok ülkesi ülkelerin içişlerine karışma ve bölgede istikrarı sarsmaya karşı duruyordu diye vurguladı.

İç Faktörleri Dikkate Almadan Çözümden Bahsetmemiz Mümkün Değildir

Cumhurbaşkanı el-Esad: ‘’Bütün bunların gölgesinde iç faktörleri dikkate almadan çözümden bahsetmemiz mümkün değildir. Keza bölgesel ve uluslararası etmenlerde dahil. Bu etmenleri değiştiremeyecek herhangi bir icraat gerçek bir çözüm olarak adlandırılamaz ve kesinlikle hiç bir etkisi olamaz bu yüzden içerden başlayalım diyerek, bazılarının nazarında anlaşmazlık muhalefet ile yandaş arasında gibi gözükse de, çağdaş bir dünyada bu gibi anlaşmazlık yıkımına değil vatanın nasıl inşa edileceği üzerine olur, ülkeyi on yıllarca geriye götürmek değil ilerlemesi ve gelişmesinin yollarıyla ilgili olur. Muhalefet ile yandaşlar arasındaki ilişki içerinin içeriyle ilişkisi olur, ancak dışarıya bağımlı bir iç bölüm olduğunda çatışma iç ve dış çatışmasına, vatanın kurtuluşu ile hegemonya altına alınması arasında, hür ve bağımsız olarak kalmasıyla siyasi olarak dışarıdan işgal edilmesi arasında olur. İşte dava burada bir vatanı bütün olarak savunmaya dönüşür bütün herkes dahili bazı edatlarıyla dışarıdan gelecek saldırıya karşı birleşir’’ dedi.

Maruz Kalınan Savaş Klasik Savaştan Daha Tehlikelidir

Mevcut durumun muhalefet yada devlet yanlısı veya ordu ile katiller ve çeteler arasında bir savaştan ibaret olmadığını belirten Cumhurbaşkanı el-Esad; Suriye’nin kelimenin tam anlamıyla bir savaş durumunda olduğunu belirtti. Suriye’nin bu süreç içinde yeni bir şekille hırçın bir dış düşmanlığa karşı savaştığını söyleyen Cumhurbaşkanı el-Esad; bu nitelikteki savaşların klasik savaşlardan daha çok tehlikeli ve daha çok parçalayıcı olduğunu ekledi. Cumhurbaşkanı el-Esad; bu tür savaşların aletlerini Suriye’yi vurmak için kullanmadığını, kendi projelerini hayata geçirmek için Suriye’yi sürüklemeye çalıştığını kaydetti.

Cumhurbaşkanı el-Esad; bu savaşın Suriye’yi bir avuç Suriyelinin yanında oldukça çok yabancıyla hedef aldığını ifade etti. Suriye düşmanlarının Suriye’yi kendi ağaçlarını kesmek ve kendi taşlarını yıkmakta kullandıklarına dikkat çeken Cumhurbaşkanı el-Esad; tüm bunların ne yazık ki bazı Suriyelilerin aracılığıyla yapıldığına işaret etti.

Cumhurbaşkanı el-Esad; bu gibi savaşlara vatanı savunmakla birlikte hepimiz için gerekli olan eşzamanlı reformlarla karşı koyulması gerektiğine vurgu yaptı. Bu reformların belki de pratikte pek bir şeyi değiştirmeyeceğini söyleyen el-Esad; fakat bunun Suriye’yi, ulusal birlik-beraberliği güçlendireceğini, karşı koyma gücünü de arttıracağını ifade etti.

Çözüm Sadece Bir Çok Eksende Olmalı

Güvenlik olmadan reformların, reformlar olmadan güvenliğe benzediğine işaret eden Cumhurbaşkanı el-Esad; bunların ikisinin bir birlerini tamamladıklarını ve hiç birinin tek başına başarılı olmasının mümkün olmadığının altını çizdi.

Cumhurbaşkanı el-Esad; Suriye’nin her zaman bunu belirttiğini ve belirtmeye devam ettiğini ifade ederken, bazılarının Suriye’nin, çözümde güvenlik seçeneğini tercih ettiği iddialarında bulunmalarını eleştirdi. El-Esad; Suriye’nin ise; her zaman bir elinde reform ve politikayı tuttuğunu, diğer elinde ise terörle savaştığını vurgulamaya çalıştığını belirtmeye çalıştığını ekledi.

Cumhurbaşkanı el-Esad, bu adres altında gerçekleri alt üst edene deriz ki.. herhangi bir şahıs saldırıya maruz kalır nefsi müdafaa yaptığında bizler, kendini korudu mu yoksa güvenlik çözümünü mü seçti deriz? Öyleyse devlet halkını halk ta vatanını savunduğu zaman neden güvenlik çözümünü seçtiler diye söylerler, diye sordu?

Vatanı Savunmak Tartışma Kabul Etmeyen Bir Sorumluluktur

Cumhurbaşkanı el-Esad: Vatan savunması tartışma getirmeyen bir sorumluluktur. Kanuni, anayasal ve meşru bir sorumluluktur. Güvenlik çözümü için tek seçenektir. Burada tek seçenek nefsi müdafaadır.. Eğer siyasi çözümü ilk günden seçersek bu bizim siyasi süreçte yürümeyi isteyen ve kadir olan ve ulusal düzeyde diyalog sürecine geçebilecek bir ortağa ihtiyacımız vardır. Eğer siyasi çözümü seçer ortak göremez ise bu bizim istemediğimiz anlamına gelmez. Bu geçen aşama içerisinde ortak görmediğimiz anlamına gelir. Daha net bir ifadeyle, eğer bir kişi evlenmek istediğinde ortağını arar kabul veya rağbet görmez ise bu kendisinin evlenmek istemediği anlamına gelmez. Bunun içindir ki Suriye’de güvenlik çözümü için devlet seçimiyle ilgili herhangi bir öneri doğru olmayan sözlerdir, hiç bir zaman önerilmemiş ve devlette hiç bir yetkili bizim güvenlik çözümünü seçtiğimizi açıklamamıştır.

Bir insanın saldırıya maruz kaldığında kendini savunmasına ‘güvenlik seçeneğini tercih etti’ değil de, ‘kendini savundu’ denildiğini belirten Cumhurbaşkanı el-Esad; Suriye’nin savaşı kendisi istemediğini, tam aksine ona dayatıldığının altını çizdi. Cumhurbaşkanı el-Esad; bu durumlarda devletin halkı savunması ve halkın da kendini savunmasının hiç bir mantıklı insan tarafından ‘güvenlik seçeneğini tercih etmek’ olarak adlandırılmaması gerektiğini söyledi.

Vatanı savunmanın bir vacip ve sorumluluk olmasının yanı sıra alternatifi olmayan tek bir seçenek olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı el-Esad; Suriye’nin siyasi çözümü kabul etmesinin de kendisini savunmayacağı anlamına gelmediğinin altını çizdi. Cumhurbaşkanı el-Esad; fakat Suriye’nin siyasi çözümü kabul etmesinin, diyalog gücüne sahip olan ve diyalog isteyen siyasi bir ortağın varlığını kabul etmesi anlamına geldiğini söyledi.

Diyalog Kölelerle Değil Efendilerle, Kuklalarla Değil Yaratıcılarıyla Olur

Cumhurbaşkanı el-Esad; Suriye’nin kesinlikle hiç bir zaman siyasi çözümü reddetmediğini vurgularken, ilk günden beri temel dayanağı olan diyalogla siyasi çözümü üstlendiğini ve kabul ettiğini vurguladı. Suriye’nin kendisini ileriye taşıyacak ulusalcı siyasi her girişime el uzattığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı el-Esad; fakat terör, kan, yıkım ve öldürme dilinden başka hiç bir şey anlamayan tekfircilerle diyalogun mümkün olmadığını söyledi.

Dışarıdan temin edilen çeteler, yabancılara tabi olan ve onların direktiflerini yerine getirenlerle diyalogun mümkün olmadığına işaret eden Cumhurbaşkanı el-Esad; bu yabancı tarafların Suriye’yi baltalama planlarını çökerteceğine inanmasıyla direktifleriyle çalışanlara diyaloga girmeme talimatları verdiğine dikkat çekti. Cumhurbaşkanı el-Esad; özellikle bazı bölge devletlerindeki yetkililerin Suriye’yi hedef alan planların başarısız kalmasıyla kendilerini ve siyasi geleceklerini yok edeceklerini iyi bildiklerini ifade ederken, dolayısıyla Suriye’nin krizden kurtulmasını istemediklerini vurguladı. Bu tarafların kendilerini batırdıklarını ve halklarını yalanlara boğarak devletlerinin olanaklarını teröre destekle harcadıklarını belirten Cumhurbaşkanı el-Esad; düşmancı politikalarının yanı sıra kan akıtma ve masum insanları katletmedeki misyonlarını aklamalarının artık mümkün olmadığını söyledi.

Cumhurbaşkanı el-Esad; Suriye’nin batı tarafından yaratılan ve rolleri çizilen kuklalarla diyalog kurmasının mümkün olmadığını belirtti. Suriye’nin yedekle değil asılla, köleyle değil efendiyle diyaloga girmek istediğini ifade eden Cumhurbaşkanı el-Esad; uluslararası sahnede kendisine çizilen rolü yerine getirmeye çalışanla değil, bu rolü çizenle diyaloga gireceğini söyledi.

Diyalog kapısının Suriye tarafından değil de sömürü ve mezhepsel çatışma tarihinde öncü olan Batı tarafından kapatıldığını belirten Cumhurbaşkanı el-Esad; Batının direktif verme ve dayatmalarda bulunmaya alıştığını, Suriye’nin de egemen, bağımsız ve hür karara alıştığının altını çizdi. El-Esad; Batının kiralama ve aşağılamaya bağımlı olduğunu, Suriye’nin de onur, mücadele ve dayatmaları reddetmekle yoğrulduğunu ifade ederek, böyle de kalacağına vurgu yaptı.

Cumhurbaşkanı el-Esad; tüm bunların içinde batının nasıl ve neden Suriye ile diyaloga gireceği sorusunu ortaya koydu. Dolayısıyla sadece ve sadece siyasi çözümden söz edenlerin tüm bu gerçekleri görmezden geldiklerine işaret eden el-Esad; ilk ihtimalde bunların gerçekler konusunda cahil olduklarını kaydetti. El-Esad; sadece siyasi çözümden söz edenler konusunda ikinci ihtimalin ise; vatan ve vatandaşları suçlulara ve arkalarında duranlara kolay bir lokma olarak sunan acizlerden yada hainlerden ibaret olduklarını belirtti. Bunların halkını ve şehitlerinin kanlarını bedava sattıklarını ifade eden el-Esad; Suriye’nin de buna izin vermesinin kesinlikle mümkün olmadığının altını çizdi.

Sözlerine devam eden Cumhurbaşkanı el-Esad; bazılarının sadece siyasi çözümden, diğer bazılarının da sadece terörle mücadeleden söz ettiklerine işaret ederek, bunların mantıklı yada dakik olmadıklarını söyledi. El-Esad; çözümün kapsamlı olması ve eksenlerden oluşması gerektiğini, siyasi eksenin yanı sıra terörle mücadele ekseni içermesi gerektiğini belirtti.

Çözümün oldukça önemli olan üçüncü bir eksen içermesi gerektiğini kaydeden el-Esad; sosyal çözümün önemine dikkat çekti. Cumhurbaşkanı el-Esad; bu konuda özellikle Dera ve Homs’ta canlı modellerin bulunduğuna işaret ederek, sosyal çözümle bu iki ildeki durumların kayda değer bir şekilde iyileştiğine dikkat çekti.

Cumhurbaşkanı el-Esad; vatansever ve ahlak sahibi bir kısım kişilerin devlet ile oyuna getirilen silahlılar ve teröristler arasında ulusalcı bir girişimde bulunduklarına işaret ederek, bu girişimlerin pratikte oldukça önemli sonuçlar verdiğini söyledi. Bu şahısların hiç bir partiye yada siyasi akıma tabi olmadıklarına dikkat çeken el-Esad; her ülkede ve her krizde herkesin daima sosyal köklere dönmesi önemine işaret etti.

Asil Suriyeli Kanların Damarlarında Yeniden Dolaşması İçin Silahı Bırakan Herkesle Diyalog Kuracağız

Ellerinden geldiği kadarıyla vatan için bir şeyler yapmaya çalışan bu şahısların takdire şayan olduklarını ifade eden el-Esad; bazılarını tanıdıklarını ve onlarla bir araya geldiğini, bazılarını da sadece duyduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı el-Esad; her zaman meçhul askerlerin bulunduğunu, kameraların arkasında çalışanların olduğuna dikkat çekerek, onları selamlamak ve bu gibi vatansever girişimlerine umutlar bağlandığını ifade etmek istediğini belirtti.

Diyalog konusunda söylediklerinden ‘Suriye’nin diyalog kurabileceği kimsenin kalmadığının’ anlaşılabileceğine işaret eden el-Esad; bunun kesinlikle doğru olmadığını belirtti. Cumhurbaşkanı el-Esad; Suriye’nin her şeye rağmen her daim diyalog elini uzatacağını, politikada yada tutumlarda aynı vizyona sahip olmayan herkes ile diyalog kurabileceğini belirtti. El-Esad; diyalog için temel şartın, ulusal temeller ve ilkelere kötülük etmemekten ibaret olduğunun altını çizdi.

Cumhurbaşkanı el-Esad Suriye’nin; vatanını yabancılara satmayan parti ve fertlere ilaveten Suriyeli asil kanların yeniden damarlarında dolaşması için silahını bırakan herkesle diyaloga gireceğini söyledi. El-Esad devletin; Suriye’nin ulusal çıkarları, güvenliği ve bağımsızlığı için çaba harcayan vatan sever ve onurlu herkesle gerçek ve dürüst bir ortak olacağını belirtti.

Çözüm İçin İlk Süreçte Finans, Silah ve Barınak Desteği Kesilmelidir

Sözlerine devam eden Cumhurbaşkanı el-Esad; başta devletin egemenliği ve bağımsız kararı olmak üzere ilkeli temellere ilaveten devletlerin bağımsızlıklarını ve toprak bütünlüklerinin selametini belirten, bu ülkelerin içişlerine müdahale edilmemesini öngören BM misakı ve uluslararası kararların hedeflerinden hareket edilmesi gereğine dikkat çekti. El-Esad; Suriye evlatları arasında diyaloga ilaveten Suriye’nin yönetimine inanca işaret ederek, güvenlik ve istikrarın yeniden sağlanması gereğine vurgu yaptı.

Cumhurbaşkanı el-Esad; tüm bunların gölgesinde Suriye’deki krizin siyasi çözüm şekline dikkat çekti. Siyasi çözümün ilk sürecinde; her şeyden önce silahlılara silah, finans, eğitim ve barınak temin eden bölgesel ve evrensel devletlerin bu desteklerine son vermeleri gereğinin altını çizerken, bununla eş zamanlı olarak silahlıların tüm terör eylemlerine son vermeleri gerektiğini vurguladı.

Böylelikle Suriyeli göçmenlerin asıl ikamet yerlerine güven içinde dönmelerinin kolaylaştırılacağını belirten el-Esad; ardından da silahlı kuvvetlerin askeri operasyonları durduracaklarını söyledi. Cumhurbaşkanı el-Esad; fakat silahlı kuvvetlerimizin vatan yada vatandaşların güvenliğini tehdit eden, özel yada kamu kurumlarına yönelik her hangi bir saldırıya karşı koyma hakkını saklı tutacağının altını çizdi.

Cumhurbaşkanı el-Esad; çözümün ilk sürecinin ikinci aşamasında ise; özellikle sınırların denetimi olmak üzere silahlılara destek veren herkesin buna bağlı kaldığından emin olmayı sağlayacak bir mekanizmanın kurulması gerektiğini belirtti.

El-Esad; üçüncü aşamada ise mevcut hükümetin; Suriye’de çözüm isteyen yurt içinde ve yurtdışında istisnasız tüm güç ve akımların katılımıyla diyalog konferansının düzenlenmesi için Suriye toplumunun tüm bileşenleriyle yoğun temaslarda bulunması önemine vurgu yaptı.

Çözümün İkinci Sürecinde Ulusal Bir Misaka Ulaştıracak Kapsamlı Bir Diyalog Konferansı Düzenlenmelidir

Krizin çözümü için ikinci sürecin ilk aşamasında mevcut hükümetin kapsamlı ulusal bir diyalog konferansı düzenlenmesine çağrı yapması gerektiğini belirten Cumhurbaşkanı el-Esad; bu konferans sonucunda Suriye’nin ulusal egemenlik, bağımsızlığına, toprak bütünlüğü ve selametine ve bağımsız kararına sımsıkı tutunacak, Suriye’nin içişlerine her türlü müdahalenin yanında her türlü terör ve şiddeti reddedecek ulusal bir misakın hazırlanması gerektiğinin altını çizdi.

Cumhurbaşkanı el-Esad; bu ulusal misakın Suriye’nin siyasi geleceğini resmedeceğini, anayasa ve yargı sistemini öne koyacağını, siyasi ve ekonomik belirtileri ortaya koyacağını, siyasi partiler, seçimler ve yerel yönetimler ve daha başka konulara ilişkin yeni kanunlara anlaşmayı sağlayacağını belirtti.

İkinci aşamada ise söz konusu ulusal misakın halkın oylamasına sunulacağını belirten Cumhurbaşkanı el-Esad; üçüncü aşamada ise; Suriye toplumunun tüm bileşenlerinin temsil olacağı genişletilmiş bir hükümetin kurulacağını ve ulusal misak bentlerinin hayata geçirilmesiyle görevlendirileceğini söyledi.

Cumhurbaşkanı el-Esad; dördüncü aşamada ise; anayasanın halkın oylamasına sunulacağını ifade ederek, kabul edilmesi ardından genişletilmiş hükümetin yeni anayasa doğrultusunda diyalog konferansında kabul edilen kanunları üstleneceğini söyledi. Bu kanunların arasında seçim kanununun da yer alacağına işaret eden el-Esad; böylelikle yeni parlamento seçimlerinin yapılacağını kaydetti.

Üçüncü Süreçte Yeni Bir Hükümet Kurulacak, Ulusal Uzlaşma Genel Konferansı Düzenlenecek ve Genel Af İlan Edilecek

Çözümün üçüncü sürecinin ilk aşamasında o zaman içinde geçerli anayasa kapsamında yeni bir hükümetin kurulacağını söyleyen Cumhurbaşkanı el-Esad; ikinci aşamasında ise ulusal uzlaşma için genel bir konferansın düzenleneceğini belirtti.

Cumhurbaşkanı el-Esad; ardından olaylar nedeniyle tutuklananlar için genel af ilan edileceğini ifade ederken, sivil hak sahiplerinin bu haklarının korunacağını ekledi.

Sözlerine devam eden el-Esad; tüm bunlardan sonra altyapının onarılacağını, yeniden yapılanma çalışmalarının başlatılacağını ve olaylardan zarar gören vatandaşlara tazminatların ödeneceğini vurguladı. Genel Af konusunda Cumhurbaşkanı el-Esad; vatandaşların haklarının korunacağını belirtirken, devletin kamu hakkı olarak bilinen kendi hakkını affedebileceğini, fakat vatandaşların haklarını affetme hakkına sahip olmadığına dikkat çekti.

Cumhurbaşkanı el-Esad; böyle bir sürece ulaşılması halinde herkesin devletle birlikte müsamahakar olacağına inandığını ve böylelikle kapsamlı bir ulusal uzlaşmanın sağlanabileceğini söyledi.

Tüm Bunlar Ana Başlıklar Olmasıyla Ayrıntılara İhtiyacı Vardır

Sözlerine devam eden Cumhurbaşkanı el-Esad; tüm bunların, ayrıntılara ihtiyaç duyan ana başlıklar olduğuna dikkat çekerek, hükümetin bu konuları idare etmekle görevlendirileceğini söyledi.

El-Esad; gerekli çalışmaların yapılması ardından önümüzdeki bir kaç gün içinde bu vizyonun bir girişim olarak takdim edileceğini, ardından da söz edilen bentler doğrultusunda süreçlerin takip edileceğini açıkladı.

Çarpıtma Dezenformasyon ve Yanlış Yorumlama Dönemindeyiz

Çarpıtma, dezenformasyon ve yanlış yorumlama çağında yaşadığımızı söyleyen Cumhurbaşkanı el-Esad; tüm bunların arkalarındaki kasıt ve hedefleri yansıttığını söyledi. El-Esad; Suriye’nin böyle bir şey yapmadığını, dolayısıyla konuların doğru yere konulması, öne koyulan düşünce ve terimlerin düzeltilmesi gerektiğini belirtti.

Çözüme ilişkin vizyonu konusunda bazılarının endişe yada korkuları olabileceğine, güvenlik durumlarında gerileme olarak görebileceklerine işaret eden el-Esad; Suriye’de bir terörist bile kaldığı sürece terörle mücadelenin kesinlikle durmayacağı konusunda herkesin temin olması gerektiğini belirtti. Terörler mücadelede atılan adımlardan kesinlikle geri dönülmeyeceğini belirten el-Esad; tam aksine bu konuda ne kadar ilerleme kaydedilirse çözüm girişiminin başarılı olma şansının da bir o kadar yüksek olacağını ekledi.

Vizyon Herkese Yönelik Değildir

Cumhurbaşkanı el-Esad; gerek girişim, gerek vizyon, gerekse düşünce olarak adlandırılabilecek bu çözüm vizyonunun diyalog isteyen, Suriye’de yakın bir süreç içinde siyasi çözüm temenni eden herkese açık olduğunun altını çizdi. Bu vizyonun diyalog istemeyenlere yöneltilmemiş olduğunu belirten el-Esad; belirli kimselerin derhal bu vizyonu reddettiklerine ilişkin çok sayıda sözlerin duyulabileceğini söyledi.

Bu tarafların artık herkes tarafından bilindiklerine işaret eden el-Esad; herhangi bir açıklamada bulunmalarından önce, zamanlarını kaybetmemeleri için bu vizyonun onlara yönelik olmadığını, dolayısıyla onu reddetmelerine gerek olmadığını söylemek istediğini ekledi.

Sunulacak Herhangi Bir Girişim Kesinlikle Suriye Vizyonuna Dayanmalıdır

Cumhurbaşkanı el-Esad; her hangi bir şahıs, taraf yada devlet tarafından öne koyulacak her hangi bir girişimin kesinlikle Suriye vizyonuna dayanması gerektiğinin altını çizdi.

Suriye’nin vizyonu haricinde ülkedeki krizi çözebilecek başka bir girişimin bulunmadığını belirten el-Esad; başka bir değişle her hangi bir girişimin Suriyelilerin vizyonunun yerini almaması gerektiğini, bu vizyonun hayata geçirilmesine yardımcı olması gerektiğini ifade etti.

Cumhurbaşkanı el-Esad; bu düşüncelerin Suriye hükümeti tarafından ortaya koyulmaları ardından dışarıdan gelecek her hangi bir girişimin bu düşüncelere dayanması ve yardımcı olması gerektiğini söyledi. El-Esad; ‘bunun haricinde ne bizim, nede başkalarının zamanlarını kaybetmenin gereği yoktur..” dedi.

Dışarıdan Çalışan Herkese Bir Mesaj

Dışarıdan gelecek girişimlerin nasıl yardımcı olacağı konusunda bunun iki ekseni olduğuna dikkat çeken el-Esad; ilk eksenin siyasi, ikinci eksenin ise terörle mücadele olduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı el-Esad; ilk eksende Suriyelilerin yardıma ihtiyaçları olmadığını, Suriyelilerin bütünsel bir siyasi süreç yürütme güçlerine kadir olduklarını belirtti.

Suriye’ye fiili, pratik ve dürüst bir şekilde yardım etmek isteyen, çözümün başarılı olmasını gerçekten temenni edenlerin Suriye’ye silah, silahlı ve finansın girmesini engellemeye odaklanma gücüne sahip olduğunu belirten el-Esad; bunun dışarıdan çalışan herkes için nereye odaklanmasını bilmesi için bir mesaj olduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı el-Esad; siyasi süreçte ne yapılması gerektiğini söylemek için kimsenin Suriye’ye gelmesini istemediğine işaret ederek, binlerce yıllık geçmişi olan bir ülkenin kendi durumlarını nasıl yöneteceğini iyi bildiğine dikkat çekti.

Sözlerine devam eden el-Esad; Suriye’nin dışarıdan gelen girişimleri onaylamasının hiç bir şekilde bu girişimlere ilişkin yorumları kendi vizyonuyla uyuşmadığı takdirde kabul ettiği anlamına gelmediğini belirtti. Cumhurbaşkanı el-Esad; Suriye’nin bu girişimlere ilişkin yorumları ancak ve ancak ulusal çıkarlarına hizmet ettiği sürece kabul edeceğini ifade etti.

‘Geçiş Sürecinden’ Kastin Netlik Kazanması Gerekiyor

Bu çerçeve altında Suriye’nin onayladığı ‘Cenevre Girişimine’ değinen el-Esad; bu girişimde geçiş sürecine ilişkin kapalı olan bir bendin yer aldığına dikkat çekti. El-Esad; bu bendin basit bir nedenden dolayı yorumlanmamış olduğunu söylerken, geçiş sürecinden söz edildiği zamanda nereden nereye yada neyden neye geçişten söz edildiğini açıklama gereğinin altını çizdi.

Cumhurbaşkanı el-Esad; bu bağlamda bağımsız ve hür bir devletten hegemonya yada işgal altında bir devlete, devletin yer aldığı bir ülkeden devletin olmadığı ve mutlak kaosun hüküm sürdüğü bir ülkeye geçişten söz etme örneğini dile getirdi. El-Esad; geçiş sürecinden neyin kastedildiğini net bir şekilde belirlemek gerektiğine dikkat çekerek, geçiş ürecinin ulusal bağımsız bir karardan bu kararı yabancılara teslim etme yorumu taşıyabileceğini de ekledi.

Düşmanların şüphesiz yukarda sayılan üç geçiş sürecini birlikte istediklerine işaret eden Cumhurbaşkanı el-Esad; bu koşullar içinde Suriye açısından geçiş sürecinin istikrarsızlıktan istikrara geçiş anlamına geldiğinin altını çizdi. El-Esad; geçiş sürecine ilişkin bunun haricinde herhangi bir yorumun Suriye’yi hiç bir şekilde ilgilendirmediğini belirtti. Başka koşullar altında yada krizin olmaması halinde geçiş sürecinin daha iyi bir duruma geçiş anlamına geldiğine işaret eden el-Esad; bunun kalkınma çerçevesinde geldiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı el-Esad; herhangi bir geçiş sürecinin kesinlikle anayasal yöntemlerle olması gerektiğini belirtirken, Suriye’nin bu süreç içinde yaptıkları ve öne koyduğu düşüncelerin Suriye açısından geçiş süreci olduğunu ifade etti.

Her Hangi Bir Karar Yada Girişim Mutlaka Halkın Oylamasından Geçecek

Şua ana kadar öne koyulup da Suriye’nin onayladığı tüm girişimlerin egemenlik ve halkın kararlarına odaklandığına işaret eden el-Esad; dolayısıyla Suriye’nin içinde yada dışında üstüne anlaşılacak şeylerin kesinlikle halkın kararıyla olması gerektiğine vurgu yaptı.

Cumhurbaşkanı el-Esad; bu amaçla kampsalı ulusal diyalog konferansında üstüne anlaşılacak ulusal misakın halkın oylamasına sunulacağını söyledi. Özellikle ülkenin tanık olduğu bu zor koşullar içinde her şeyin halkın kararı ve onayıyla olması gerektiğine dikkat çeken el-Esad; bu çerçeve altında dışarıdan yada içerden gelen her hangi bir girişim yada kararın Cumhurbaşkanı, hükümet, diyalog yada benzeri herhangi bir taraf aracılığıyla değil de mutlaka halk tarafından onaylanması gereğinin altını çizdi.

Cumhurbaşkanı el-Esad; böyle bir şeyin gerçekten halkın onayını, ulusal çıkarları ve gerçek reformları ifade edeceğini söyledi.

Bu açık ve basit sözlerin anlaşılmasıyla Suriye’ye gelecek ve gidecek herkesin önemli bir noktayı idrak ettiğini belirten Cumhurbaşkanı el-Esad; Suriye’nin nasihati kabul edeceğini fakat dayatmayı kesinlikle kabul etmeyeceğini; yardımı kabul edeceğini fakat diktayı yada boyunduruğu kabul etmeyeceğini bildiklerini söyledi.

Daha Önce Duyulanların Tümü Suriye’yi İlgilendirmiyor

Sözlerine devam eden Cumhurbaşkanı el-Esad; bunlara dayalı olarak daha önce medya yada yetkililer aracılığı ile öne koyulan girişimler, terimler, düşünceler, görüşler yada açıklamalara ilişkin tüm duyulan ve duyulacak olanların ‘bahar’ kaynaklı olması halinde kesinlikle Suriye’yi ilgilendirmediğini söyledi. El-Esad; ‘bahar’ kaynaklı tüm bunların sabun köpüğü gibi kaybolacaklarına işaret etti.

Cumhurbaşkanı el-Esad; vatanın her şeyin üstünde olduğunu ve Suriye’nin herkesten önce geldiğini belirtirken; Suriye’nin siyasi girişimlerle güçlendirileceğini ve onu savunmakla korunacağını vurguladı.

Suriyelilerin Damarlarında Onur ve Vatan Sevgisi Akıyor

Suriyelilerin damarlarının müsamahakarlıkla attığını, bu damarlarda onur ve vatan sevgisinin aktığını söyleyen el-Esad; Suriye halkının büyük çoğunluğunun teröre karşı mücadele için ayaklandığına işaret etti. El-Esad; herkesin vatan için elinden geldiğini yapmaya çalıştığını, bazılarının bilgilerle bazılarının da teröre karşı intifadalarıyla Suriye’yi korumaya çalıştıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı el-Esad; halkın muhtelif şekillerde terör ve çetelerine kahramanlıkla karşı koyduğuna dikkat çekerken, bir çok bölgede silahlıların çıkmalarını talep eden kitlesel gösterilerin düzenlendiğine işaret etti. El-Esad, bazı vatandaşların kendi bölgelerinde, bazılarının da başka bölgelerde terörle mücadelede silahlı kuvvetlerimizle gönüllü olarak omuz omuza savaştıklarına dikkat çekti.

Terörü destekleyen çevrenin ciddi bir şekilde daraldığına işaret eden el-Esad; vatandaşların vatanı hedef alan dış planların tamamen bilincinde olduklarını ekledi.

Ras el-Ayn Bir Örnek Teşkil Ediyor

Vatandaşların vatanı, altyapısını ve kurumlarını savunmada oynadıkları rolde aklına gelen bir örnek olarak Haseke kırsalına düşen Ras el-Ayn Köyünü örnek veren Cumhurbaşkanı el-Esad; Türkiye sınırlarında düşen bu köydeki yiğit gençlerin bir kaç gün boyunca terör saldırılarına karşı koyduklarına dikkat çekti.

Cumhurbaşkanı el-Esad; bu yiğitlerin Türkiye’den gelen teröristlere kahramanca karşı koymayı başardıklarını söylerken, Ras el-Ayn Köyü ve gençlerini selamladı.

Cumhurbaşkanı el-Esad; bazı vatandaşların yerel düzeyde gerçekleştirilen ulusal uzlaşma çabaları kapsamında kayda değer başarılar kaydettiğine işaret etti.

Vatanın kendisini koruyan ve korumaya çalışan herkesin olduğunu belirten el-Esad; herkesin mevcut olduğu konum yada mekandan vatanı için bir şeyler yapabileceğini söyledi.

Batının zorbalık ve despotlukla ‘Arap Baharı’ olarak adlandırdıkları olayların bir çok masum insanın kanını akıttığına dikkat çeken el-Esad; bu olayların herkesi kavurup yakan kızgın bir ateşe dönüştüğünü söyledi. El-Esad; akıtılan şehit kanlarının vatan için bir kalkan oluşturduğunu, bir çok kimsenin dış planların gerçeğini idrak etmesine yardımcı olduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı el-Esad; vatanı savunmada yüksek bir sorumluluk ve duyarlılık sergileyen ve en büyük fedakarlıklarda bulunan kahraman silahlı kuvvetlerimizi takdirle selamlarken, silahlı kuvvetlerimizin en küçük rütbeden en büyük rütbeye kadar eşi görülmemiş bir kahramanlık sergilediklerini belirtti.

Vatan için her bir şekilde çaba harcayan herkesi selamlayan Cumhurbaşkanı el-Esad; Suriye halkının bir ferdi olarak kendisinin de yaşananlardan acı duyduğuna, her vatandaşın acısını içtenlikle paylaştığına vurgu yaptı.

Hiç Bir İlkeden Ödün Vermeyeceğiz

Cumhurbaşkanı el-Esad; Suriye’nin her zaman olduğu gibi, bağımsız, egemen ve onurlu kalacağının altını çizerken, ulusal bağımsız karara sahip olan Suriye’nin daha da güçleneceğini belirtti.

Suriye’nin hiç bir şekilde ilkeli ve onurlu tutumlarından caymayacağını vurgulayan el-Esad; Suriye’yi içerden çökertme bahsine oynayanların kaybedeceklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı el-Esad; Suriye’nin İsrail işgali altındaki Golan topraklarını unutması için çaba harcayanların hayal peşinde olduklarını belirterek, Golan’ın Suriye toprakları olduğunun altını çizdi.

Filistin’i Unutmak Mümkün Değil

Filistin davası konusunda ise Cumhurbaşkanı el-Esad; Suriye’nin uğruna büyük fedakarlıklarda bulunduğu Filistin davasını unutmasının mümkün olmadığını belirtti. Suriye’nin tek düşmana karşı her daim olduğu gibi direnişi desteklemeye devam edeceğini söyleyen el-Esad; direnişin şahıs yada taraf değil de, bir yöntem olduğuna dikkat çekti.

El-Esad direnişin, ödün verme ve fırsatları değerlendirme değil de, bir düşünce ve pratik yöntemi olduğunu vurguladı.

Her türlü baskı ve dayatmalara ilaveten ödenen ağır bedellere rağmen Suriye’nin devlet ve halk olarak haklı davasında Filistin halkının yanında olacağını belirten el-Esad; Suriye halkının hiç bir koşul yada nedenden dolayı Filistinli kardeşlerinden vazgeçmesinin mümkün olmadığını söyledi.

Filistinlileri Krize Dahletme Çabaları Pusulayı Saptırma Hedefi Taşıyor

Filistinlilerin Suriye’nin tanık olduğu krize dahletme çabalarına değinen Cumhurbaşkanı el-Esad; bu bağlamda harcanacak herhangi bir çabanın pusulayı gerçek yönden saptırma amacı taşıdığını belirtti.

El-Esad bu çabaların pusulayı gerçek düşmandan çevirmeye yönelik başarısız çabalar olarak nitelendiren el-Esad; Suriye’de yaşayan Filistinlilerin ikinci atanları olan Suriye’den yana Suriyeliler gibi üstlerine düşen sorumlulukları üstlendiklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı el-Esad; Suriye’nin de devlet ve halk olarak bu kardeşlere sorumluluklarını yerine getirdiğini ifade ederek Suriye’de yaşayan ve vefakar bir tutum sergileyen onurlu her Filistinliği selamladı.

Başa dön tuşu