Peygamberimizin Taif Duası
Peygamberimizin (sav) Taif dönüşü Ebu Kubeys tepesinde Mekke’ye bakarak göz yaşları içerisinde yaptığı meşhur duasıdır.
Peygamber efendimiz(saa), Mekke’de daralınca İslam davetini etrafa yaymak için Taif’e gitti. Orada birkaç gün kaldı.
Gayesi Taif’lileri İslam’la tanıştırmaktı. Lakin Taif’in zalim putperestleri ve aşiret liderleri çocukların ve safihlerin ellerine taş tutturarak Hz. Peygamber’i taşlattılar. Gönlü yaralandı. Kalbi kırıldı. Hak etmediğiyle karşılaştı.
Gül sunana, siz taş sunuyorsunuz. Kurtuluş vaat edene siz kahır sunuyorsunuz!
Cennet hayatını fısıldayana siz ateş, kin ve öfke sunuyorsunuz. Ne kadar garip değil mi?
Yüzü yaralı, nefes nefese bir bahçenin duvarının dibine oturdu.
Yüzündeki kan izlerini ve yorgunluğun işaretlerini temizlerken Cebrail yanına indi.
Cebrail şöyle dedi;
Allah beni sana gönderdi.
Arzu ediyorsan şimdi Taif’in dağlarını bir araya getiririm. Taif’i yok ederim.
O, sessiz ve sakin. Sert değil. Acımasız asla. Kalbinde nefrete yer yok. Başını kaldırdı ve Cebrail’e şöyle dedi; O halimi görüyor. O bunu istediyse kabulümdür. Bu çileyi kabulümdür.
Ama Taiflilerin helakını kabul etmem. Allah’ım Taifli’lere iman nasip et.
Sonra ellerini kaldırdı ve şöyle dua etti;
“Allahım, Güçsüz ve çaresiz kaldığımı, halk nazarında hor görüldüğümü ancak sana arz ve şikâyet ederim.
Ey merhametlilerin merhametlisi, herkesin zayıf görüp de dalına bindiği, biçarelerin Rabbi Sensin. Sensin Rabbim benim. Beni kime bıraktın! Huysuz ve yüzsüz yabancıya mı, yoksa bu işimde bana hâkim olacak düşmana mı?
“Allah’ım! Eğer bana karşı gazaplı değilsen, çektiğim mihnetlere, belalara hiç aldırmam. Fakat senin esirgeyiciliğin bunları göstermeyecek kadar geniştir.
Allah’ım, gazabına uğramaktan, rahmetinden uzak kalmaktan, karanlıkları aydınlatan, dünya ve ahireti salâha kavuşturan ilâhi nuruna sığınırım. Rızanı dilerim.
Sana iltica ederim. Bütün kuvvet, her kudret ancak Sendendir, Ya Rabbi!”
Peygamberimizin Taif Duası Arapça:
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يم
اللهم إليك أشكو ضعف قوتي ، وقلة حيلتي وهواني على الناس،
يا أرحم الراحمين،
إلي من تكلني إلي عدو يتجهمني أم إلي
قريب ملكته أمري؟
إن لم تكن ساخطاً علي فلا أبالي غير أن عافيتك أوسع لي. أعوذ بنور وجهك الكريم ـ الذي أضاءت له
السماوات والأرض وأشرقت له الظلمات وصلح عليه أمر الدنيا والآخرة ـ
أن تحل على غضبك أو تنزل علي سخطك ولك العتبى
حتى ترضى
ولا حول ولا قوة إلا بك اللهم امن
Peygamberimizin Taif Duası Türkçe:
İlahi ! Kuvvetimin zaafa uğradığını, çaresiz kaldığımı, halk nazarında hor görüldüğümü, ancak sana arz eder, sana şikayet ederim!
Ey merhametlilerin en merhametlisi !
Herkesin zayıf görüp de dalına bindiği çaresizlerin Rabbi sensin.
İlahi ! Huysuz, yüzsüz bir düşman eline beni düşürmeyecek, hatta hayatımın dizginlerini eline verdiğin akrabadan bir dosta bile beni bırakmayacak kadar bana merhametlisin…
İlahi ! Eğer bana karşı azaplı değilsen, çektiğim mihnetlere, belalara hiç aldırmam.
Fakat, senin esirgeyiciliğin bunları göstermeyecek kadar geniştir.
Sana sığınırım. Senin cemalinin nuruna sığınırım. Bütün karanlıkları parlatan, dünya ve ahiret işlerinin ıslahının yalnız ona bağlı bulunduğu Nur’a sığınırım.
İlahi ! Sen razı olasıya dek affını diliyorum. Bütün kuvvet, her kudret ancak senindir.
ALLAHumme amin… ALLAHumme amin … ALLAHumme amin….
Peygamberimizin Taif Duası Hakkında:
Peygamberimizin (S.A.V.) Taif dönüşü ebu kubeys tepesinde mekkeye bakarak göz yaşları icerisinde yaptigi meshur duası
- Peygamberimizin Taif’te taşlandığı zaman Rabbimiz Teâlâ ve tekaddes hazretleri’ne iltica ederek yaptığı, tarihin kaydettiği en müstesna dualardan biridir:
- Düşmana bırakılmama istenmektedir.
- Yakup as, oğlu Yusuf aleyhisselâmdan ümit kesildiğinde babasının yaptığı mücerrep duasıda bunun gibi “EŞKÛ” yani “şikayet ediyorum” diyerek başlamaktadır. Yakup as şöyle diyerek dua etmiş ve öldü denen oğluna kavuşmuştur: “inne ma eşku bessi ve hüzni ilalllah” .
- Duada ilginç bir “Nur” talebi vardır.
-
- “Dünya ve ahiret işleri ıslah edecek bir Nur’a Sana sığınırım. Senin cemalinin nuruna sığınırım. Bütün karanlıkları parlatan, dünya ve ahiret işlerinin ıslahının yalnız ona bağlı bulunduğu Nur’a sığınırım.” O Nur’a iltica edilmektedir.
- Duada da ki kavramlardan”“kuvvete zaafi” ile kuvvetinin zayıflığı şikayet edilmektedir. Malumdur toplumda Yasama – Yürütme – Yargı – STKlar- Medya asker emniyet dış güçler gibi zahiri kuvvetler ile nefis heva istek arzu keyfince yaşama isteği zulüm damarı gibi batıni kuvvetler vardır. Bunlar insanın aleyhine olabilir . İşte o zaman kuvvetinin zayıflığını kuvveti ihsan edene bu sözlerle dua ederek arz ı şikayet etmek esaslı bir dua oluşturmaktadır.
- “Kıllete hıletii ” yani hile yapabilmenin azlığı şikayet edilmektedir. Yani meşru dairede düşmanlara karşı hile ve oyun yapabilme kılletim (yani azlığım) beni çaresiz bırakıyor, diyerek ÇARESİZLERİN ÇARESİne iltica edilmektedir.
Sekine Duası Arapça Okunuşu ve Türkçe Anlamı:
Bir Yorum