Ermenistan’ın, Karabağ münakaşasına yönelik yaklaşımını yinelemesi

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan bir kez daha sözde Karabağ Özerk Cumhuriyeti’nin seçilmiş yetkililerinin bu uzun soluklu münakaşanın çözümü için müzakere masasına dönmeleri gerektiğine vurgu yaptı.
Ermenistan Başbakanı bu bağlamda yaptığı açıklamada şöyle dedi: “Karabağ bölgesinin seçilmiş yetkililerinin barış müzakerelerine katılmaksızın, hiçbir çözüm mümkün değil ve hiçbir karar alınmayacak.”
Ermenistan Başbakanı Paşinyan’dan bu açıklama gelirken Ermeni medyası da, ABD Uluslararası Kalkınma Örgütü USAID’ın Ermenistan Başbakanlık Ofisi ile bir anlaşma imzaladığını, bu anlaşma uyarınca Amerikalı örgütün Erivan yönetimine 11,5 milyon dolar yardımda bulunacağını duyurdu.
Amerikan USAID örgütü, genellikle ABD yönetiminin hedeflerini başka ülkelerde takip eden bir teşkilattır. Bu hedefler arasında Ermenistan gibi ülkelerin ABD’nin sultası altına geçmesi yer alıyor. ABD’li teşkilatın bu mali yardımda bulunmasıyla birlikte, USAID’nin Ermenistan’a 2013 yılından beri verdiği yardımlar 51,4 milyon dolara çıkmış olacak.
Esasında bu uluslararası örgüt, az bir tutarda döviz yardımında bulunmak suretiyle Ermenistan’a kolaylıkla sızma fırsatını elde etmiş olur. Oysa Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Örgütü Minsk Grubu eş başkanlarından biri olan ABD, Karabağ münakaşası taraflarına yönelik tarafsız davranması gerekiyor.
Kuşkusuz, ABD’nin Karabağ münakaşasının taraflarından birine mali yardımda bulunması, para alan tarafı, Karabağ mülkiyeti üzerinde gerginliği tırmandırmaya özendirir. Esasında, ABD’nin Ermenistan ve Karabağ Ermenilerine doğrudan veya dolayı hibesi, Ermenistan’ı Azeri tarafı için kabul edilemez pozisyon sergilemesine teşvik eden kışkırtıcı yollardan biridir.
ABD’nin amacı, Karabağ münakaşasının barışçıl çözümü için Lavrov planına karşı çıkmaktır. Bundan önce bazı Amerikalı diplomatlar, Orta Asya ve Kafkasya bölgelerinde ABD’nin varlığı için Trump yönetimine Lavrov’un planına karşı çıkıp, bu planın hayata geçmesine izin vermemesini önermişlerdi.
ABD’nin eski Bakü Büyükelçisi ve eski Minsk Grubu Eşbaşkanı Matteo Braida’nın da içinde yer aldığı Amerikalı diplomatlar sözkonusu öneride bulunmak suretiyle aslında ABD yönetiminin Ermeni-Azeri münakaşasını çözümsüz bırakmak için perde arkasındaki politikalarının bir parçasını ifşa etmiş oldular.
Bu Batılı uzman, Bakü’de NATO Parlamento Asamblesi Semineri’nde yaptığı konuşmada, Minsk Grubu’nun geçen senelerdeki çabalarına rağmen Karabağ münakaşasının hala çözüme kavuşmadığını belirterek şöyle dedi: “Askeri yoldan Karabağ münakaşasının çözüm olasılığını azaltmak için çabalar sürdürülmeli.”
ABD’li bu uzmanın açıklaması Azeri heyetin olumsuz tepkisine yol açtı. Nitekim Azerbaycan cum. meclisi ve Azeri heyet üyesi Kudret Hasan Kuliyev, bu oturumda şu vurguda bulundu:
“Ben daha önce de Matteo Braida’nın açıklamalarını şiddetle kınamışımdır. Maalesef bugün de bunu tekrarlamak zorundayım. Braida bugün bağımsız bir uzman olsa da, ABD Dışişleri Bakanlığı çalışanı olarak oturuma katılmış ve bu bakanlığın yaklaşımını sunuyor.”
Karabağ münakaşası tarafları arasında soğuk savaş devam ederken, Rusya’nın sunduğu Lavrov planında Karabağ münakaşasına son vermek için münakaşanın aşamalı çözümüne vurgu yapılmıştır.
Bu plan uyarınca, Ermenistan ilk etapta, kendi güçlerini Azerbaycan Cumhuriyeti’nin 5 ilçesinden çekecek. Ancak Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Ermenilerin barış müzakerelerine katılması konusunu gündeme getirerek pratikte, ABD’in Karabağ münakaşasının sürüp gitme arzusu doğrultusunda hareket ediyor.