
İran İslam Cumhuriyetinin 8. Cumhurbaşkanı Seyit İbrahim Reisi yeni kabineyi İslami şura meclisine tanıtma eşiğinde bulunuyor.
İran’ın 8. Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi mecliste yaptığı konuşmada ayrıca kendi yemin törenine katılan yetkililer ile son günlerde yaptığı görüşmelerde İran dış siyasetinin önceliklerine vurgu yaparak, uluslararası alanda İran halkının haklarını takip etmenin altını önemle çizdi.
Reisi, “bütçe açığı, sermaye piyasası istikrarı, enflasyon kontrolü, korona ve su ve elektrik gibi kamu hizmetleri” bir an önce çözüme kavuşması gereken önemli konular olduğunu, hükümetin acil 10 konuya yaklaşımla kısa vadede bir gelişme programı hazırladığını” söyledi.
Ekonomide engellerin kaldırılması ve iç sorunlara yönelik çalışmalara vurgu yapan cumhurbaşkanı “baskı ve yaptırım siyasetinin İran halkının kalkınma hakkı gibi yasal haklarını takip etmemesine sebep olamaz” dedi.
Mevcut sorunların ve özellikle ekonomi konusundaki sorunların çözümlenmesi 3 faktöre bağlıdır.
Birinci faktör, üretimin önündeki engelleri kaldırmak, bankacılık politikalarında reform yapmak ve finansal ve döviz kaynaklarını tahsis etmek için 13. Hükümetin ekonomi takımı tarafından güçlü ve verimli yönetim kullanarak uzman programlar sağlamaktır, böylece kendi olumlu etkilerini halkın gelir ve geçim sepetinde gösterebilir.
İslam inkılabı rehberi cumhurbaşkanı hükmünün bir bölümünde bu konuya işaretle ülkenin tüm alanlarda bir sıçrama hareki için üretim önündeki engelleri kaldırmaya, ulusal para birimini güçlendirmeye, toplumun orta ve alt kesimlerini güçlendirmek ve ülkeyi hakettiği bir konuma hızla ilerletmeye hazır olduğunu vurguladı.
İkinci faktör, kısa vadeli ekonomi hedefler yolundaki harekete ivme kazandırmak, tecrübelere dayanarak program yapmak ve ekonomi hedefleri gerçekleştirmek için eski hataların tekrarlanmasını engellemektir.
Üçüncü faktör, siyasi teamüllerde bilinçli şekilde hazır bulunmak ve İran halkının zalimane yaptırımlar konusunda yasal hakkını güçlü ve sürekli olarak uluslararası kurumlarda takip etmektir.
İran halkının düşmanları ekonomi ve güvenlik maksimum baskı ile İran’a karşı karalama kampanyaları sayesinde İslami nizama ve inkılap değerlerine darbe vurmaya çalışıyorlar ve bu alanda adeta felç edici yaptırımlar ve psikolojik savaş üzerine yatırım yapıyorlar.
Fakat İran İslam Cumhuriyeti hiçbir zaman düşmanların baskılarına teslim olmamış ve müstekbir güçlere karşı kuvvetle direnerek, dünyaya inkılap değerlerini ikinci adım yolunda kararlı olduğunu göstermiştir.
Eski diplomat ve bölge meseleleri uzmanı Emir Musevi 13. hükümetin dış siyaseti perspektifine bir bakışla, “BERCAM alanındaki müzakerelerin devam edeceğini, fakat bu görüşmelerin artık İran İslam Cumhuriyetinin dış siyasetindeki öncelikli ve birinci meselesi olmayacağını, yani hükümet işlerinin BERCAM nükleer anlaşma ile başlamayacağı ve BERCAM ile sona ermeyeceğini” belirtiyor.
Cumhurbaşkanı Reisi’nin de BERCAM konusunda yaptığı açıklamada, “yaptırımları kaldırma peşinde olacaklarını fakat halkın sofrasını yabancıların iradesine düğümlemeyeceklerini” söylemesi ise bu konuya işaret ediyor.
Cumhurbaşkanı tarafından 13. Hükümet için açıklanan öncelikli programlar gerçi ilk bakışta zor hedefler olarak görünüyor, fakat kesinlikle gerçekleşebilen amaçlardır. Tabi ki mantıklı olarak tüm sorunların aniden çözülmesi beklenemez fakat halkın 13. Hükümetten beklentisi ise amaç ve hedefe göre davranmaktır, öyle ki kısa zamanda sorunların çözümüyle sonuçlansın.
Tabi ki bunun gerekli ve zaruri şartı ise ülkede tüm üretim ve ekonomi kapasiteleri kullanırken aynı zamanda bilinçli ve talepkar diplomasiyi uluslararası arenada izlemektir.