HaberlerDünyaİranOrtadoğupakistan

İran ve Pakistan ilişkileri güçlendirme ve terörle mücadelede kararlıdır

İran İslam Cumhuriyeti ile Pakistan arasındaki sınır geriliminin iki gün önce tırmanmasının ardından dostluk ilişkilerinin devamı ve her iki tarafın toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesi gerektiğini vurgulayan iki ülke yetkilileri, terör örgütleriyle mücadelede daha fazla koordinasyon sağlanması çağrısında bulundu.

Pakistan Cumhurbaşkanı Arif Alevi Perşembe günü yaptığı açıklamada, Çarşamba ve Perşembe günü Pakistan-İran sınırının her iki tarafındaki terörist grupların mevzilerinin hedef alınmasına tepki olarak “İslamabad, İran’la uzun süredir devam eden ve kardeşçe ilişkilere sahip, bu nedenle iki ülkenin terör riski ve sınır güvensizliği gibi sorunları çözmek için diplomatik kanallar üzerinden girmesi gerekiyor.” diye kaydetti.

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Pakistan Dışişleri Bakanı Celil Abbas Ceylani ile yaptığı telefon görüşmesinde, Pakistan’ın güvenliğini İran İslam Cumhuriyeti’nin güvenliği olarak nitelendirdi ve “İran’da “Ceyşel Zulüm olarak bilinen  “Ceyşul Adl” terör örgütü, iki ülkenin güvenliğine karşı faaliyet gösteren bir terör örgütüdür.” açıklamasında bulundu.

İran Dışişleri Bakanı, Pakistan sınır şeridindeki Ceyşul Zulüm’daki bir grup terörist unsurun saklandığı yerin hedef alındığını vurgulayarak, “İran’ın güvenliği, Pakistan’dan gelen bu terörist grup tarafından defalarca tehdit ediliyor ve bu grubun artan hareketleri, İran’ın Çarşamba günü karargahlarına saldırısının temelini oluşturdu.” diye kaydetti.

İki ülkenin ortak hedeflerine, İran ve Pakistan’ın birbirini savunma ve terörle mücadele geçmişine değinen Pakistan Dışişleri Bakanı, İran’ın güvenliğinin Pakistan’ın güvenliği olduğunu vurguladı ve “ne zaman Pakistan topraklarında İran İslam Cumhuriyeti’ne karşı bir tehdit ortaya çıksa, Pakistan hükümeti buna karşı harekete geçiyor.”dedi

Ceylani, İslamabad’ın iki ülkedeki terörist gruplarla mücadelenin daha fazla koordinasyonla ve yerel güçler tarafından yapılması gerektiğine inandığını söyledi.

İki hafta önce İran’ın güneyindeki Kirman şehri Şehitler Mezarlığı’na giderken, İslam Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı şehit Korgeneral Kasım Süleymani’nin şehadet yıldönümünde, yüze yakın kişinin şehit olmasıyla sonuçlanan kanlı bir terör saldırısına tanık olduğu bir sırada Çarşamba günü, İslam Devrim Muhafızları Ordusu, Pakistan sınırı yakınındaki Ceyşul Zulüm terör örgütünün karargahına saldırı düzenledi.

Kirman’daki terör saldırısının yanı sıra, geçtiğimiz 15 Aralık’ta Pakistan sınırına yakın Sistan ve Belucistan eyaletinin “Rask” bölgesi de defalarca terör saldırısına sahne oldu ve terör unsurlarının polis merkezine saldırısında 11 polis şehit oldu.

Bu terör saldırılarının ardından Devrim Muhafızları Erbil, Irak, Suriye ve Pakistan sınırındaki terörist mevzilerini hedef aldı.

Bu operasyon, İran’ın bölgedeki terörist destekçilerine yönelik çeşitli uyarıları sonrasında gerçekleştirildi ve Batılı ve Siyonist medyanın İran’ı suçlama çabalarına rağmen, farklı ülkelerin uzmanları ve siyasi yetkilileri bu eylemi İran İslam Cumhuriyeti’nin bütünlüğünü savunmada saklı bir hakkı olarak değerlendirdi.

Bu saldırılara yanıt olarak Perşembe sabahı Pakistan, İran’ın Sistan ve Belucistan eyaletine bağlı Seravan civarındaki sınır köyüne koordinasyonsuz bir şekilde saldırı düzenledi ve İslamabad’ın “Sarmçar” olarak bilinen terör örgütünün sığınaklarını yok etmeyi amaçladığını iddia etti. Bu köyde 9 kişi hayatını kaybetti.

Bu saldırı, Pakistan’ın farklı hükümetlerinin özellikle ticari, ekonomik ve güvenlik alanlarında işbirliğini genişletme ihtiyacını defalarca vurguladığı bir dönemde gerçekleşti. Pakistanlı yetkililerin dostluk ilişkilerinin güçlendirilmesi vurgusuna göre İran ile Pakistan arasındaki 900 kilometrelik sınırda ekonomik ve ticari faaliyetlerin ve alışverişlerin gelişmesinin ilk ve en önemli şartının istikrar ve güvenliğin sağlanması olduğu unutulmamalıdır. Ancak Ceyşul Adl gibi terör gruplarının sınır bölgelerindeki varlığı ve faaliyetleri bu hedefin gerçekleşmesine engel oluyor.

İran açısından bakıldığında, İran ve Pakistan’ın sınır, güvenlik, askeri ve kolluk kuvvetleri yetkilileri arasında birçok ortak toplantı ve görüşme yapılmasına ve sınırların güvenliğinin ve ortak mücadelenin güçlendirilmesi amacıyla tarafların ortak çabalarına yönelik çok sayıda anlaşmaya rağmen İslamabad’ın terörle mücadele konusundaki bu önemli misyonu hala tam olarak gerçekleştirilmiş değil.

İran İslam Cumhuriyeti ise güvenliğinin sağlanması konusunda kimseden çekinmediğini defalarca ifade etmiş ve ortak güvenliğin güçlendirilmesine yardımcı olmak amacıyla sınır güvenliğine daha ciddi önem verilmesi ve sınır bölgelerinde teröristlerle etkin mücadele edilmesinin, İran İslam Cumhuriyeti halkının ve nizamının doğu komşusundan en temel talebi olduğu açıktır.

Başa dön tuşu
Bugün 12 Eylül 2024 (13) içerik yüklenmiştir.