Irak başbakanı Hayder El-İbadi ABD kongresinden bir heyetle yaptığı görüşmede Irak’ta bu ülkenin askeri müsteşarlarının azaltılması talebinde bulundu.
Gerçi Batı Asya bölgesinde Arabistan, ABD’nin önemli Arap müttefiklerinden biri sayılır ancak Irak Amerika açısından özel bir konumu sahiptir. Bu konu ise ABD’nin 2003 yılında Irak’a düzenlediği saldırıdan kaynaklanıp sonunda Irak’ın siyasi düzeni “Baas diktatörlük” rejiminden parlamento düzenine çevrildi. ABD Irak’ı Arap dünyasında ABD modeli bir düzen olarak tanıtmak istedi. Bu modelde Irak’ta demokratik bir nizamın oluşmasının yanı sıra ABD’nin bu ülkenin çeşitli noktalarında varlığı da garanti edilecekti. Ama ne var ki Irak’ta demokrasi ABD’nin güttüğü sonuçları ortaya koymadığı gibi Iraklılar da kendi ülkelerinden ABD güçlerinin derhal çıkmalarını istediler. Bu nedenle ABD Irak’ın iç işlerinde olumsuz müdahaleye yöneldi. ABD’nin eski büyük elçisi Kristofer Hil bir makalede Bağdat’ta yaptığı görevi hakkında şu ifadeyi kullandı: Biz Iraklı muhalif grupların desteği ile Nuri Maliki’nin devrilmesini istiyorduk.” Aynı zamanda Irak’ın eski başbakanı Nuri Maliki de ABD eski elçisinin bu itirafına binaen 2014 yılında IŞİD terör örgütünün vasıtası ile Irak kentlerinin işgal edilişinde Washington’un rolünün olduğunu söyledi.
İbadi’nin ABD askeri müsteşarlarının Irak’taki varlığının azatılması talebi, Washington’un Bağdat iç işlerine olumsuz müdahalesi neticesinde gündeme geldiği anlaşılıyor. Halihazırda Irak, hükumetin şekillenmesi için ekseriyeti kapsayan bir koalisyonun oluşma sorunu ile karşı karşıya bulunuyor. Anlaşılan bu sorunun meydana gelmesinde en önemli sebeplerden biri ABD’nin Irak’ın iç işlerinde rol yapma meselesi ile ilgilidir. ABD Mayıs 2018 seçimlerinin ertelenmesini istiyordu ancak başbakan, Irak halkı ve siyasi grupların ısrarı üzerine seçimler zamanında düzenlendi ki sonuç itibarı ile ABD ve bölgesel müttefiklerinin beklentilerini karşılamadı.
ABD ve bölgesel müttefikleri özellikle Arabistan’ın ilk beklentileri Irak parlamento seçimlerinde Saerun grubunun kazanması ile Şia grupları arasında koalisyon ihtimali azalarak Riyad ile Washington’a yakın olan başbakan seçilecekti. Ancak Elfeth ile Saerun gruplarının ittifak yapmalarının duyrulması ABD ve Arabistan’ın isteği gerçekleşmeyince Irak’ın iç işlerine müdahalenin yeni aşaması başladı. Bu aşamada seçimlerin lağvedilmesi ve yeniden seçimlerin düzenlenmesi için çalışılıyor.
Kristofer Hil’in itirafı dikkate alındığında şimdi Hayder El İbadi’nin seçimler sonrası meydana gelen siyasi istikrarsızlıkta ABD’nin etkin rolü olduğu kanısına vardığını söyleyebiliriz.
