Dışişleri Bakanı Hüseyin Emirabdullahiyan, İran İslam Cumhuriyeti’nin komşular ile iyi ilişkiler ve onlarla diyaloğa bir esas olarak baktığına işaretle, komşulara öncelik verilmesinin diğer ülkelerin gözardı edilmesi anlamına gelmediğini kaydetti.
Tahran’daki tüm yabancı büyükelçiler ve temsilcilik başkanlarına evsahipliği yapan Dışişleri Bakanı, 13. hükümetin dış politikasının dengeli, aktif, dinamik ve akıllı olacağına temasla, tüm dünyaya dış politikalarının dengeli bir temel üzerinde olacağına dair mesaj gönderdiklerini, bu çerçevede başlıca önceliklerinden birinin komşular olduğunu ve komşuluk önceliğinde hiçbir istisna tanımadıklarını söyledi.
Asya’ya özel ilgi ve bakışın da Tahran’ın dış politikasının diğer önceliği olduğunu söyleyen Emirabdullahiyan,komşular arasında ve Asya kıtasında çok sayıda müttefik ve dostları bulunduğunu kaydetti.
Dışişleri Bakanı Emirabdullahiyan konuşmasının devamında Filistin konusuna işaretle, Siyonist rejimi tanımadıklarını ve illegal ve bölgeyi istikrarsızlaştıran unsur olarak gördüklerini ifade ederek, İran İslam Cumhuriyeti’nin Yahudi, Hristiyan ve Müslüman dahil Filistin topraklarının esas sakinlerinin katılımıyla genel bir referandum düzenlenmesi ve bu ülke kökenli tüm halkın doğrudan görüş ve oyuna dayalı bir hükümetin Filistin’de kurulmasına dair açık bir plan sunduğunu kaydetti.
Emirabdullahiyan, Amerikalılar’ın nükleer anlaşmaya esas darbeyi vurduklarına işaretle, nükleer anlaşmanın ihlali konusunda Amerikalıların sanık değil, esas suçlu olduklarını vurguladı.
Dışişleri Bakanı, İran’ın büyük İran milletinin hakları ve çıkarını karşılayacak her hangi bir müzakereyi sıcak karşıladıklarına temasla, sonuçsuz müzakereleri, İran milleti için yararlı olmadığına inandıklarını kaydetti.
Emirabdullahiyan sözlerinin devamında, Avrupa ile ilişkiler konusunda işaret edip, yeni hükümetin dengeli politikasında Avrupa ve Batı fırsatlarına vurgu yaparak, Avrupa’nın sadece troykadan ibaret olmadığını söyledi.
Bakan Emirabdullahiyan, Avrupa Troykası’nın Anlaşma uygulaması ile ilgili eylemsizliğinden uzaklaşması gerektiğine ve ABD’nin yaptırımların kaldırılmamasındaki rolü ve nükleer anlaşmanın menfaatlerinden İran milletinin yararlanmasına engel olmasına işaretle, bu sorumluluğun bir kısmının Avrupa Troykası’na ait olduğunu kaydetti.
Dışişleri Bakanı, Irak’ta son ziyareti sırasında Fransa Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı’na ve Avrupa Troykası’ndaki diğer mevkidaşlarına aynı konuyu aktardıklarını da belirtti.
Dışişleri Bakanı, Afganistan gelişmelere ve bu ülkedeki tüm taraflarla İran’ın temasta olduğuna temasla, Afganistan’da tüm etnik grupların katılımıyla kapsayıcı hükümetin kurulması gerektiğine vurgu yaptı.
Dışişleri Bakanı sözlerinin başka bir bölümünde İran’ın nükleer görüşmelerine ilişkin yaklaşımına dikkat çekerek, 13. hükümetin müzakereyi etkin bir diplomasi aracı olarak gördüğünü ve asla müzakerelerden uzaklaşmayacağını, ancak müzakere için müzakerenin ne İran milletine, ne de diğer hiçbir tarafa yararı olmayacağını inandıklarını söyledi.
Afganistan’daki gelişmeler ve terörizm ve uyuşturucu kaçakçılığının artmasından edişe duyduğunu ifade eden Bakan Emirabdullahiyan, insani yardımların Tahran’ın önceliklerinden olduğunu ve zor şartlara rağmen yardımlar ve ticaret için sınır kapılarını açık tutmaya çalıştıklarını kaydetti.
